Ailenin Önemi Ve Korunması

Cemiyet için ailenin ehemmiyeti büyüktür;
Aile bağının şu veya bu bahanelerte koparılıp atılması,
kolayca göze alınabilecek bir şey değildir.'
O bakımdan evli insanların, aile bağına (nikaha) halel getirecek
söz ve fiillerden son derece sakın­maları gerekir.

Şimdi evlilik ve aile bağları kanunlarla korunmaktadır.

Eskiden de, islam fıkhı' ve huküku ile alakadar olan müctehid alimler,
"boşama" sözünü mer'iyete koyma mevzuunda çok dikkatli davranmışlar;
aile bağının kopup dağılmaması için, çareler arayıp çıkış yolları bularak
o yuvayı kurtarmayı hedeflemişlerdir.

Imam-ı A'zam Ebü' i Hanife (rh.)'den bir misalle
mevzümuza açıklık getirelim;

Bir gün adamın biri Imam-ı A'zam hazretlerine gelir, derdini anlatır:
-Efendim, der, hırsızlar evime girmiş; ne kadar "altınım, gümüşüm
varsa tamamını almışlar. Kapıdan çıkarlarken karşılaştık.
Hepsini de tanıdım. Fakat beni tutup yemin ettirdiler:

"Şayet size haber verirsem, karım üç talak ile, boş olsun, ". dedirttiler.
Şimdi halım ne olacak? Hırsızları bildiğim halde bunca servetim
onlarda mı kala­'cak? Zira' haber verirsem yuvam yıkılacak;
Şahsen para için ailemi boşayıp yuvamın yıkıl­masını da istemem.
Servetim gitsin ama yuvam yıkılmasın.

lmam-ı A'zam hazretleri 'çıkış yolunu
bulur ve adama şöyle der: .

- Ne yuvan yıkılsın, ne de paran hırsızlarda kalsın. '
- Efendim bu mümkün mü?
- EIbette, der, Imam-ı A'zam hazretleri ve şu aklı verır: '

"Şüphelileri camiye toplayın. Sen de caminin kapısında bekle.
Onlar çıkarken sana, 'Bunlar mı hırsızlar dıye sorulsun.
Hırsız olmayanlar çıkarken, 'Bunlar değildi' de.
Hırsızlar çıkarken ise'' Bunlardır'' deme, sus.

Böylece sen hırsızları haber vermemiş olursun.
Ama hırsızlar da bellen­mış olmaktan kurtulamazlar.
Yakalanır, paranı ­pulunu alırsın. Yuvanı da yıkmamış olursun"

Şüpheliler .mescide toplanır. Adam da kapıda bek!er:,
Kendisine teker teker sorarlar. 'Bunlar değildi der.
Hırsızlar çıkarken ise susar,:'Bunlardı' demez.
Susması, delil kabul edilip tıırsızlar yakalanır.
Suçlarını itiraf ettikten sonra da sak­ladıkları altın ve gümüşler
alınıp sahibine iade' edı!ır, yuva da yıkılmaktan kurtulur.

(lbnü'I-Cevzi Kıtabu'I-Ezkiya)